Kıl dönmesi rahatsızlığının şiddetine göre tercih edilen tedavi yöntemi değişkenlik gösterir. Bazı tedavi yöntemlerinde hastalar rahat bir şekilde günlük hayatlarına devam edebilirken genellikle ileri vakalarda uygulanan cerrahi yöntemler ardından dikkat edilmesi gereken başlıklar artabilir. Bu başlıklardan ilki oturma şekliyle ilgilidir. Cerrahi girişimler ile doku çıkarılması işlemleri ardından hastaların belirli bir süre ameliyat bölgesi üzerine baskı oluşturmaması gerekir. Baskı oluşumunu ve sürtünmeyi engellemek üzere ise kişilerin oturması da sakıncalı olabilir. Ameliyattan sonra gelen birkaç gün veya hafta ardından ise hastalar rahat bir şekilde yeniden oturabilir.
Flep yöntemlerine başvurulması hâlinde ameliyat bölgesi sağlıklı bir doku yerleştirilmesi veya doku kaydırma işlemleriyle kapatılır. Bu nedenle açık yara varlığı söz konusu değildir. Flep yöntemleri sonrasında yara bölgesinin kapatılması ameliyatın en büyük avantajlarından biridir. Ameliyat sonrasındaki iyileşme sürecini hızlandıran bu durum hastaların dikkat etmesi gereken başlık sayısını da azaltır. Flep ameliyatlarından sonra hastalar yara üzerine oturabilir veya sırtüstü yatabilir. Doku parçasının çok büyük olduğu durumlarda ise doktor tarafından belirlenecek birkaç gün boyunca hastaların oturmaları önerilmeyebilir.
Doku çıkarma işlemlerinden sonra yara olan bölgenin açık bırakılması halinde ise hastaların belirli bir süre oturması sakıncalı olabilir. Bu tür ameliyatlar ardından iyileşme süreci genellikle 6 ila 8 hafta aralığındadır. Hastaların ne zaman oturabileceği ve sırtüstü yaratabileceği hastanın sağlık ve iyileşme durumuna göre doktor tarafından belirlenebilir. Genellikle 5 ile 6 gün sonrasında hastalar yara üzerine oturmaya başlayabilir.
Primer kapatma yöntemi uygulanması halinde ameliyat bölgesinde gerginlik hissi olabilir ve iyileşme süreci ağrılı geçebilir. Bu tür vakalarda hastaların uzun süre yüzükoyun yatması gerekir. En az 15 gün olacak şekilde yara üzerine oturulması önerilmemektedir.
Mikrosinüsektomi gibi daha basit uygulamalarda da ameliyat sonrasında dikkat edilmesi gereken başlık sayısı sınırlıdır. Hastalığın erken evresinde uygulanan bu tedavi yönteminde kıl dönmesi görülen sinüsün çıkarılması sağlanır. Küçük kesiler ile uygulanan bir ameliyat olduğundan hastaların ameliyat sonrasındaki dönemde oturmaya yönelik dikkat etmesi gereken bir başlık bulunmamaktadır.
Kıl Dönmesi Ameliyatı Sonrasında Oturma Alışkanlığı Değiştirmek Gerekir Mi?
Sağlıklı bir postür kas ve iskelet sisteminin sağlıklı olması için son derece önemlidir. Dik oturmak omurga sağlığını desteklediği kadar vücuttaki farklı bölgeleri de etkileyebilir. Yapılan çalışmalarda dik oturma alışkanlığına sahip bireylerin kıl dönmesi şikayetiyle karşılaşma oranının daha düşük olduğu gözlemlenmiştir. Hareketsiz bir yaşam şekline sahip olan veya uzun süre oturarak çalışmak durumunda olan kişilerin duruş şekline dikkat etmeleri ve dik oturmaları önerilir. Bu sayede kıl dönmesi oluşumu önlenebilir.
Kıl dönmesi ameliyatı hakkında detaylı bilgi için Whatsapp iletişim hattımıza ulaşabilirsiniz.
Kıl Dönmesi Ameliyatı Sonrasında İyileşme Sürecini Hızlandırmak İçin Dikkat Edilmesi Gereken Başlıklar Nelerdir?
Ameliyat sonrasındaki süreci kolaylaştırmak ve iyileştirme sürecini hızlandırmak için çeşitli başlıklara dikkat edilmesi gerekir. Öncelikle doktorun talimatlarına uymak son derece önemlidir. Ameliyat sonrasında reçete edilen ilaçlar düzenli bir şekilde kullanılmalıdır. Bu sayede ameliyat sonrasında karşılaşılabilecek olan komplikasyon riski önlenebilir.
Kişisel hijyene dikkat edilmesi ve önerilen sıklıklarda pansuman yapılması oldukça önemlidir. Birçok ameliyat yönteminde dikiş alınana kadar yara bölgesinin su ile temas etmesinden kaçınılması önerilir. Dikişler alındıktan sonra ise düzenli banyo yaparak bölgenin temiz tutulması sağlanabilir. Banyo veya bölgesel yıkama işlemleri ardından bölge steril havlu veya bezlerle özenle kurulanmalıdır. Bölgenin nemli kalmasından kaçınılmalıdır. Yoğun terlenen günlerde bölgenin özenli bir şekilde yıkanması önerilir. Böylece kıyafetlerden dökülen pamukların veya vücuttan dökülen tüylerin bölgede yeniden birikmesi önlenebilir.
Herhangi bir iltihaplanma belirtisi gözlemlenmesi halinde bu durum aksatılmadan doktora danışılmalıdır. Aksi takdirde ameliyat başarısı olumsuz yönde etkilenebilir.
Doktorun uygun gördüğü aralıklarla kontrole gidilmesi son derece önemlidir. İyileşme sürecinin yakından gözlemlenmesi olası bir olumsuz durumun yaşanmasını engelleyebilir.
